Salı, Mart 09, 2010

Issızlığın Ortasında

"Gerçek, insanın dünyayı nasıl düşlediğidir, ama hiçbir şey zaman kadar gerçek değildir (...) Zaman korkulacak tek gerçektir. Çünkü insanların unutmak için çıldırdıkları iki büyük gerçeği bağlar birbirine. Doğum ve ölüm (...) İnsanlar o iki gerçeğin arasına gerilen incecik ipin üstündedirler ve bütün çırpınışları ipten düşmemek içindir... O ip durmadan kısalır, insanlar birbirlerini boğazlar. İki uç birleşinceye kadar sürer o boğazlaşma." (s.46)

"Kendini tanımak gibi bir vahşeti yaşadın. Kolay değildir. Yüreğindeki vahşet seni cesur biri yapmıştı." (s.47)

" 'Tatlı'. Ortalama, zararsız biri anlamına gelen o bayağı sıfat." (s.73)

"Kararsızlık yanlış karardan daha kötü bir illet. Kararlı düşünceyle gerçekleşmeyen eylem ölü doğmuş bir eylemdir." (s.84)

"Galiba biz sonu gelmiş kavramlara sığındık bu kavgada. Dünyayı değiştirecektik ama değiştirmeye çalıştığımız dünyanın ne denli değiştiğini anlayamadık. Oysa artık kimsenin kahramanlara aldırdığı yok. Kahramanların sonu geldi, soyları tükendi. Belkemiğine bir sopa ve işin bitik..." (s.114)

"İnsanın gideceği, varacağı bir yer kalmamışken içine dönmesi kadar doğal ne olabilir." (s.194)

"Ayrıntı dediklerin Tanrı'nın bağışı bize. Ayrıntılar olmasa gerçekler de olmazdı." (s.234)

"Soyluluk esas olarak tersyüz edilmiş vahşetten başka bir şey değildir. Belki de üzerine geçirilen cila." (s.278)

"Çılgınlığı kahramanlıkla eş tuttunuz. Kahramanlık adına içinizdeki şiddeti, o pislikleri kustunuz..." (s.295)

Mehmet Eroğlu- Issızlığın Ortasında

kitaba ilişkin

Hiç yorum yok:

Tavan arası